Barış Klinik

Dikişsiz Sünnetle Ağrı ve İz Kalma Endişesi Sona Eriyor

Sağlık açısından faydalı olsa da, ağrı duyacağı endişesi ile erkek çocuklarının en korktuğu dönem sünnet zamanıdır. Bu süreçte, ebeveynler de sünnet olan çocuklarının bakımı konusunda sıkıntılar yaşamaktadır. Ancak dikişsiz sünnet, acısız ve ağrısız olmasının yanında estetik avantajları ile de öne çıkmaktadır. Memorial Ataşehir Hastanesi Çocuk Cerrahisi Bölümü Uzmanları, dikişsiz sünnet uygulamaları hakkında bilgi verdi.
Yenidoğan döneminden ergenliğe geçişe kadar uygulanabilir

Dikişsiz sünnet yenidoğan döneminde rutin olarak uygulanan bir yöntemdir. Yenidoğan sünnetleri yaklaşık 20-25 dakika, daha büyük çocuklarda yapılan dikişsiz sünnetler ise 30-40 dakika arasında sürmektedir. Dünyaya yeni gelen bebeklerde ilk 1 ay içinde, tercihen doğumdan sonraki ilk birkaç günde yapılması uygundur. Bu sünnet yönteminde dikiş kullanılmamaktadır. Yenidoğan sünneti ameliyathane şartlarında ve lokal anestezi ile gerçekleştirilmektedir.

Yenidoğan dönemi dışında yapılan sünnetlerde de zorunlu kalmadıkça dikiş kullanılmamaktadır. Daha büyük çocuklarda yapılan dikişsiz sünnetlerde, yara yüzeyi dikiş yerine “doku yapıştırıcı” kullanılarak kapatılmaktadır. Bu sünnet operasyonları da ameliyathane şartlarında ve “sedo-analjezi” denilen uyuşturma yöntemi desteği ile yapılmaktadır.
Acı ve ağrısız sünnet uygulaması

Operasyon sırasında uygulanan lokal anestezi sayesinde sünnet sonrası yaklaşık 6 saatlik ‘ağrısız bir süreç’ bulunmaktadır. Daha sonra ağızdan ağrı kesici ilaçlar verilerek ağrının hissedilmemesi sağlanmaktadır. Dikişsiz sünnetin ağrı hissi üzerindeki avantajı, operasyon sonrası 3. günde ortaya çıkmaya başlar. Dikiş kullanılan sünnetlerde, dikişler çamaşıra veya beze takılmaya başlamakta, pansuman gerektirmektedir. Bu da çocuğa sıkıntı verebilmektedir. Dikişsiz sünnette ise kullanılan doku yapıştırıcısı bu etkiye neden olmaz. Bu madde operasyonun 5. gününde kendi kendine soyulmaktadır.

Estetik avantajları en önemli tercih sebebi

Dikişsiz sünnetin klasik sünnetlere göre en büyük farklarından biri de, estetik görünüm konusundadır. Dikiş kullanılmadığı için, dikişlere ait çizgilenme veya sünnet çizgisinde düzgün olmayan görünüm engellenmektedir. Büyük çocuklarda yapılan dikişsiz sünnet, dikiş kullanılarak yapılan sünnete göre yaklaşık 10 dakika daha kısa sürmektedir. Bunun yanında kullanılan doku yapıştırıcısının kanama önleyici, iyileştirmeyi hızlandırıcı ve anti-mikrobik özellikleri bulunmaktadır. Bu özellikler iyileşme dönemi için oldukça ciddi avantajlar sağlamaktadır.
Kimlere uygulanmaz?

Dikişsiz sünnetin genel olarak uygulanamayacağı durumlar, aslında sünnetin yapılmaması gerektiği durumlardan farklı değildir. Bunlar genel olarak penis anormallikleri; peygamber sünneti adı verilen “hipospadias”, penisin sırt kısmının açıklığı (epispadias)  peniste öne doğru eğrilik (kordi) gibi sağlık problemleridir.

Amniyosentez  nedir, nezaman yapılır ?

Amniyosentez hamileliğin 16-20 haftaları arasında   anne rahiminde iken bebeğin çevresindeki sıvının( amniyon sıvısı) içinde ki hücrelerinin incelenmesidir.
Amnion  sıvısının içinde bulunan  hücreler bebeğin hücreleridir ve dolaysıyla bu hücrelerin içindeki  kromozomler  bebeğin kromozomleridir.

Amniyosentez kimlere yapılır ?

Down`s sendrom vaya diğer major kromozomal   hastalıkları tarama  amacıyla yapılan ikili,üçlü veya dörtlu testi pozitif bulunmuş, gebe iken anne yaşının 35 yaş üstü  olanlara veya  16-20 haftalar arasında yapılan ultrasonografi taramasında  şüpheli  görüntüleri   saptanan  anne adaylarına  amniyosentez  önerilir.
Bazı anne adaylarının  kendi isteklerine bağlı olarak  yapılabilir. Daha önce Down`s sendromlu veya kromozom hastalıklı bebek doğurmuş  anne adaylarına da önerilir.

Nasıl yapılır ?

Ultrasonografi eşliğinde bir ince iğne yardımı ile rahim içinden   az  bir miktar amniyon sıvısı  alınır.
Bu sıvı bebeğin idrarıdır ve  alınmış olan  sıvı birkaç saat içinde tekrar birikir.
İşlem 1 dakika sürer ve  hemen sonra bebeğin kalp atışları ultrasonografi yardımı ile kontrol edilir.

Amniyosentez sonrası neler beklenir ?

İlk bir iki gün hafif karın hassasiyeti veya regl sancısına benzer ağrılar hissedebilirsiniz .Parasetamol gibi basit ağrı kesıci bu tip rahatsızlıkları giderebilir.
Aşırı ağrı, kanama, vajinal yoldan su kaybı vaya  ateşiniz  yükselirse   doktorunuza başvurunuz.

Ne kadar sürede sonuç alınır ?

Down`s sendrom veya diğer major kromozom anomalileri vaya bazı nadir rastlanan hastalıkların sonuçları   2-3 hafta içinde  veya ileri teknolojik yötemler( FİSH) ile  2-3 gün içinde ön  sonuç alınabilir.

Amniyosentezi sakıncaları nelerdir ?

Amniyosenteze bağlı düşük oranı koryon villus biyopsisinde olduğu gibi  % 1-2 dir .İşleme bağlı olarak düşükler genelde işlem yapıldıktan ilk 5 gün içinde gerçekleşir.
Bazı bilimsel  çalışmalar hamileliğin  16  haftasından önce yapılan  amniyosentezin bebeklerde düşük ayak( club feet ) gibi anomaliler yapabileceğini göstermiştir ve bu nedenle gebeliğin16. haftasından önce işlem yapılmamalıdır.

Amniyosentez kim yapar ?

 

Sıvı ekleme ve sıvı azaltma tedavisinin daha iyi anlaşılabilmesi için öncelikli olarak bu tedaviyi gerektiren durumların açıklanması gerekmektedir. Hamilelik süresince bebeğin rahimde içinde bulunduğu amniyon sıvısı bazı durumlarda artma ve azalma gösterebilmektedir.

Amniyon sıvısı bebeğin gelişiminde oldukça önemli olduğundan, miktar bakımından standart değerler üzerinde olması durumunda dışarıdan cerrahi müdahaleler ile bu sıvı azaltılmalı, amniyon sıvısı miktarı bakımından standart değerlerin altında olması durumunda ise dışarıdan cerrahi müdahaleler ile bu sıvı artırılmalıdır. Amniyon sıvısının içerisinde gelişen, bebeğin normal bir büyüme ve gelişme grafiği gösterebilmesi ve yapısal bozukluk taşımaması için amniyon sıvısının normal standart değerlerde kalması gerekmektedir. Amniyon sıvısındaki hacim dengesizliği durumuna nedenleriyle birlikte bakmak gerekirse;

Amniyon sıvısı azalması (oligohidramnios) hamileliğin 25. haftasından sonra oluştuğunda tedavi mümkün değildir. 25. haftadan önce gelişen oligohidramnios durumunda akciğer gelişimi olamayacağı için embriyonun yaşama oranı çok düşüktür. Oligohidramnios mesane tıkanıklığına bağlı olarak görülebilir. Amniyon sıvısının azalması durumunda gelişimde gerileme görülmektedir.

Sıvı ekleme tedavisi maternal sıvı yüklemesi yöntemiyle yapılabileceği gibi çoğunlukla anne karnına amnioinfüzyon yöntemi ile sıvı verilmesi tercih edilmektedir. Amnioinfüzyon yönteminde, dışarıdan vajina yoluyla ya da karın bölgesinden ince kateter yardımıyla amniyos sıvısı rahim içerisine verilir.

Amniyon sıvısının artmasının (polihidramnios) sebebi, annenin şeker hastası olması, fetüsün beslenmesini engelleyen yapı bozuklukları, yemek borusunun oluşmaması, anensefali, sindirim sistemi yapı bozukluğu, merkezi sinir sistemi yapı bozuklukları, diyafragmatik herni, doğuştan olan kalp hastalıkları, kan uyuşmazlığı, ikiz hamilelik, iskelette yapı bozukluğu, doğumsal kas rahatsızlıkları, kardiyak yetersizlik, fetüse ait kansızlık, sakrokoksigeal teratom gibi durumlar olabilmektedir.

Polihidramniosun tedavisinde kullanılan çok sayıda yöntem vardır. Bu yöntemlerden biri sıvının enjektör yardımı ile çekilerek alınmasıdır. Sıvının enjektör yardımıyla çekilerek alınması çok yaygın bir yöntem değildir. Ayrıca amniyon sıvının miktarının azaltılmasında indometazin de kullanılabilmektedir. İndometazin kullanımı gebeliğin 3. trimesteri olan 32. haftada uzman hekimler tarafından sakıncalı bulunmaktadır. Bu dönemde kullanılan indometazin duktus venozunun erkenden kapanmasına sebebiyet verebilir.

Hamilelik süresince düzenli olarak amniyon sıvısının normal düzeyde olduğu kontrol edilmelidir. USG (ultrasonografi) yöntemi ile amniyon sıvısı miktarı kontrol edilebilir. Tespit edilemediği durumlarda detaylı USG yapılması uzmanlar tarafından önerilmektedir.